Marilyn Manson'la Roportaj
2 posters
:: Marilyn Manson :: Röportaj
1 sayfadaki 1 sayfası
Marilyn Manson'la Roportaj
Otel odasına girip sandalyesinde yaşlı ve yoluk bir cennet kuşu gibi oturan, altın rengi pantolonlu, turuncu üstlü, kırmızı kontakt lensli ve 70'i yılların güneş gözlüklerinden takmış adamı gördüğümde hala beni buraya getirmiş olan taksinin fişinin üstündeki numaranın 666 666 olduğunu bilmiyordum. Bazı şeyleri fazla karıştırmadan bırakmak en iyisi... Ona normal biriymiş gibi yaklaşıp elini sıkmama şaşırıyor, dahası bana bakışında onu normal ve hatta utangaç ama yine de ilgili gösteren bir şeyler var. Fakat bunu itiraf edecek hali yok, o bir profesyonel hatırlasanıza! Manson konu en derin duygularına doğru gittikçe daha da açılıyor. "Bu albüm uyuşukluğu üzerinden atmak ve ilk kez duygularını göstermek ile ilgili. İnsan olmak acı ve korku barındırıyor ve şarkılar meydanda, soyulmuş ve çıplak olduğun zaman kendini gösteren yaralanma ihtimalini temsil ediyor."
Los Angeles'a taşınmak değişikliği mi getirdi?
L.A. ilham için mükemmel bir dekordu, çünkü daha fazla hissetmek istiyordum ve bu kadar sığ bir yerde elime ait olmadığım yerlerden daha fazla ilham aldığımı düşünme fırsatım oldu.
Özellikle oradaki insanlar mı "Mekanik Hayvanlar"?
Albümün adı, hissetmeye başladığım andan itibaren dünyanın geri kalanının daha az insan olduğunu düşünmeme dayanıyor.
Spontane yazan bir besteci misin yoksa Twiggy ile beraber beyaz odada mı yazıyorsun?
Her şey L.A. tepelerindeki evimde o odada yazılmadı ama fikirlerin çoğu oradan çıktı.
Nereye kadar "İntihar kralını oynayan küçük çocuk"sun? (Albümdeki parçadan)
Bu albüm beni neredeyse masum hissettiren bir yeniden doğuştu. Kendimi bir çocuğun gözlerinden bakıyormuş gibi hissettim.
Marilyn Manson birbirine bağlı bir grup haline mi geldi?
Grupta insanı şaşırtan şey, gerçekten de her albümde altı telliyi çalan kişinin değişmesi. Zim Zum kendi yaratıcı rüyalarını gerçekleştirmek için ayrıldı ve yerini ona John Lowery diye seslendiğinizde kafasını çeviren birine bıraktı. John, K.D. Lang, David Lee Roth, "Baywatch" soundtrack'i ve Rob Halford'un yeni projesi "Two" gibi projelerde yer almış 27 yaşında bir herif. Turne sırasında onunla tanıştım ve nasıl olup hep M.M. konserlerini kaçırdığından şikayet etmesini dinledim ve bir ay sonra da gruba girdi.
Kusmaktan çok korktuğu için alkol bile içmeyen biri sence gruba uyum sağlayabilecek mi? (Manson gururla sırıtıyor)
Bence iyi uydu. Johnny Five'ın gerçekten de iyi bir tekniği var ve çok da iyi bir eğlendirici. Yani sonunda pozisyonunu taşıyabilecek bir gitaristimiz oldu.
John'un Manson'un geçmişte yaptığı gibi düşük bir canavara dönüşmeyeceğini umalım. Eee canavar çalışma arkadaşlarını biraz anlatabilir misin?
Bence herkes birbirinden çok farklı ve bu da gruba farklı bir boyut kazandırıyor. Twiggy bana en yakın olan, kardeşim gibi. Hollywood'da onu etkileyen bir takım şeyler var ve benim hiç de eğlendirici bulmadığım bazı şeyleri komik buluyor. Pogo fazla akıllı ve aklını dizginlemek için bir yol bulmuş durumda. ADD'si yani ileri geri hareket etmesine neden olan bir beyin hastalığı var. Ginger en sessiz olanımız fakat bu ara çok yaratıcıydı. En yeni eleman olan John ise albümün kayıtlarına bile katılmadı ama turnede yer alacak.
Bu sefer albümün miksajını bile sen yaptığına göre, müzisyen olarak olgunlaştıkça bir kontrol(!) manyağına dönüştüğünü söyleyebilir miyiz?
Evet, özellikle bu CD'de görsellik, ses ve düzenlemeler tamamen kafamdaydı. Grup olarak çok yakın olduğumuz için toplanıp albümü kaydettik, sonra da rötuşlarını yapması için Michael Beinhard’ı çağırdık.
İnsan olarak iyi tanıtıldığına inanıyor musun yoksa sadece bir idol olmaktan daralmış durumda mısın?
Bu albümde bahsettiğim bir şey, iki ayrı kişiliği temsil ediyor. Manik depresyon belirtisi, süperstarın arkasında yatan karanlık, dışlanmış, yabancılaşmış, yaralı taraf. Kısmen eleştirdiğim her şeyi temsil ediyorum ve beynimin sol ve sağ tarafını ortaya koymak hayatımın iki tarafını bir araya getiriyor.
Kitabında bir yerlerde bir insanın hayatında değişiklik yarattığını bilmek gibi bir şey olmadığını söylüyorsun. Eğer müzik mesajını yaymak için bir platform olmasaydı ne olacaktı?
Büyük olasılıkla yazmaya devam ederdim, çünkü bu yapmaktan hoşlandığım bir şey. Kitabı geçen sene yazdım ve şimdi de "Mechanical Animals"daki müzikle bütünlük içinde olan bir senaryo yazıyorum. Bu albümde çalıştığım için, resim ve sanat eserleri yapmaya tekrar başladım.
Resimlerinin tarzını anlatabilir misin?
İki tanesini CD-Rom'a koydum, yani bilgisayara yüklersen bakabilirsin. Genelde renksiz, gri insan portreleri yapıyorum. Onları çirkin içleri olduğunu düşündüğüm için çiziyorum.
Eğer boyuyor olsaydın renklerin ölüm karasından kan kırmızısına kadar değişirdi, yanılıyor muyum?
Kesinlikle. Bu imaj galiba hem ölü hem de yaşayan bir şeyi temsil ediyor. Bu değişim sırasında olan şeydir. Film de distopi ve ayrık kişilik sendromu hakkında olacak.
Kitaptan fanların size sırlarını itiraf etmelerinden sonra durumu kaldıramadığın hikayesini hatırlıyorum. Bir elçi olabilmek için rock starlık mesafesine ihtiyacın mı var?
İnsanlar müzik yapmak gibi şeylerle uğraştıkları zaman bu onların insanlarla iletişim kurma çabasıdır. İnsanlarla bana pozisyonum nedeniyle daha rahat açılabilirler çünkü ben de CD'de onlara açılıyorum.
Mesajın bireylerin bağımsızlığını amaçlıyor ve bireylerin kendi gerçekliklerini yaratması gereğinden bahsediyor. Ama onlar yine de tek olmak yerine seni bir din gibi kopyalıyorlar.
İnsanların bir şeylerden ilham almaları, kendi güçlerini dışa vurmak için bir yerlerden güç almaları gerekir. Benim de idollerim var ve onları karıştırıyorum.
Hiç hayatın seni daha az asi fikirlerle ve daha az akılla donatmış olmasını böylece de daha normal, sakin, uyuşuk bir hayat yürütebiliyor olmayı istediğin oluyor mu?
Hayır, olduğum şeyden pişmanlık duyduğumu zannetmiyorum. Kendim olmanın zevkini çıkartabileceğim ve yüzleşmem gereken acıyı unutturacak bir yol olarak sanatı buldum.
Sence her deneyimin ilacı olan bir şey varmış. Hayatının bu döneminin etkisini azaltan şey ne? L.A.'de gezinmek yerine burada oturup röportaj vermek zorunda olman mı?
Her şey büyük bir resmin parçasıdır, dolayısıyla röportajlarla bir derdim yok. Bunu kitapta yazmış mıydım? Hmmm, bu ara kendimi tatmin olamamış hissediyorum.
Doğal yükselmelerle uyuşturucudan yediğin tekmenin acısını dindirdiğini düşünüyor musun?
Geçmişte uyuşturucular bir boşluğu doldurmaya, arkasına saklanmaya veya duygulardan kaçmaya yarıyor gibiydi. Albümde uyuşturuculardan "Mekanik hayvanlar" haline gelmemizin sebebi olarak bahsediyorum. Bu şekilde uyuştuk. Şu anda ise uyuşturucuların sadece ilham kaynağı olduğu bir yere kaçabiliyorum.
Los Angeles'a taşınmak değişikliği mi getirdi?
L.A. ilham için mükemmel bir dekordu, çünkü daha fazla hissetmek istiyordum ve bu kadar sığ bir yerde elime ait olmadığım yerlerden daha fazla ilham aldığımı düşünme fırsatım oldu.
Özellikle oradaki insanlar mı "Mekanik Hayvanlar"?
Albümün adı, hissetmeye başladığım andan itibaren dünyanın geri kalanının daha az insan olduğunu düşünmeme dayanıyor.
Spontane yazan bir besteci misin yoksa Twiggy ile beraber beyaz odada mı yazıyorsun?
Her şey L.A. tepelerindeki evimde o odada yazılmadı ama fikirlerin çoğu oradan çıktı.
Nereye kadar "İntihar kralını oynayan küçük çocuk"sun? (Albümdeki parçadan)
Bu albüm beni neredeyse masum hissettiren bir yeniden doğuştu. Kendimi bir çocuğun gözlerinden bakıyormuş gibi hissettim.
Marilyn Manson birbirine bağlı bir grup haline mi geldi?
Grupta insanı şaşırtan şey, gerçekten de her albümde altı telliyi çalan kişinin değişmesi. Zim Zum kendi yaratıcı rüyalarını gerçekleştirmek için ayrıldı ve yerini ona John Lowery diye seslendiğinizde kafasını çeviren birine bıraktı. John, K.D. Lang, David Lee Roth, "Baywatch" soundtrack'i ve Rob Halford'un yeni projesi "Two" gibi projelerde yer almış 27 yaşında bir herif. Turne sırasında onunla tanıştım ve nasıl olup hep M.M. konserlerini kaçırdığından şikayet etmesini dinledim ve bir ay sonra da gruba girdi.
Kusmaktan çok korktuğu için alkol bile içmeyen biri sence gruba uyum sağlayabilecek mi? (Manson gururla sırıtıyor)
Bence iyi uydu. Johnny Five'ın gerçekten de iyi bir tekniği var ve çok da iyi bir eğlendirici. Yani sonunda pozisyonunu taşıyabilecek bir gitaristimiz oldu.
John'un Manson'un geçmişte yaptığı gibi düşük bir canavara dönüşmeyeceğini umalım. Eee canavar çalışma arkadaşlarını biraz anlatabilir misin?
Bence herkes birbirinden çok farklı ve bu da gruba farklı bir boyut kazandırıyor. Twiggy bana en yakın olan, kardeşim gibi. Hollywood'da onu etkileyen bir takım şeyler var ve benim hiç de eğlendirici bulmadığım bazı şeyleri komik buluyor. Pogo fazla akıllı ve aklını dizginlemek için bir yol bulmuş durumda. ADD'si yani ileri geri hareket etmesine neden olan bir beyin hastalığı var. Ginger en sessiz olanımız fakat bu ara çok yaratıcıydı. En yeni eleman olan John ise albümün kayıtlarına bile katılmadı ama turnede yer alacak.
Bu sefer albümün miksajını bile sen yaptığına göre, müzisyen olarak olgunlaştıkça bir kontrol(!) manyağına dönüştüğünü söyleyebilir miyiz?
Evet, özellikle bu CD'de görsellik, ses ve düzenlemeler tamamen kafamdaydı. Grup olarak çok yakın olduğumuz için toplanıp albümü kaydettik, sonra da rötuşlarını yapması için Michael Beinhard’ı çağırdık.
İnsan olarak iyi tanıtıldığına inanıyor musun yoksa sadece bir idol olmaktan daralmış durumda mısın?
Bu albümde bahsettiğim bir şey, iki ayrı kişiliği temsil ediyor. Manik depresyon belirtisi, süperstarın arkasında yatan karanlık, dışlanmış, yabancılaşmış, yaralı taraf. Kısmen eleştirdiğim her şeyi temsil ediyorum ve beynimin sol ve sağ tarafını ortaya koymak hayatımın iki tarafını bir araya getiriyor.
Kitabında bir yerlerde bir insanın hayatında değişiklik yarattığını bilmek gibi bir şey olmadığını söylüyorsun. Eğer müzik mesajını yaymak için bir platform olmasaydı ne olacaktı?
Büyük olasılıkla yazmaya devam ederdim, çünkü bu yapmaktan hoşlandığım bir şey. Kitabı geçen sene yazdım ve şimdi de "Mechanical Animals"daki müzikle bütünlük içinde olan bir senaryo yazıyorum. Bu albümde çalıştığım için, resim ve sanat eserleri yapmaya tekrar başladım.
Resimlerinin tarzını anlatabilir misin?
İki tanesini CD-Rom'a koydum, yani bilgisayara yüklersen bakabilirsin. Genelde renksiz, gri insan portreleri yapıyorum. Onları çirkin içleri olduğunu düşündüğüm için çiziyorum.
Eğer boyuyor olsaydın renklerin ölüm karasından kan kırmızısına kadar değişirdi, yanılıyor muyum?
Kesinlikle. Bu imaj galiba hem ölü hem de yaşayan bir şeyi temsil ediyor. Bu değişim sırasında olan şeydir. Film de distopi ve ayrık kişilik sendromu hakkında olacak.
Kitaptan fanların size sırlarını itiraf etmelerinden sonra durumu kaldıramadığın hikayesini hatırlıyorum. Bir elçi olabilmek için rock starlık mesafesine ihtiyacın mı var?
İnsanlar müzik yapmak gibi şeylerle uğraştıkları zaman bu onların insanlarla iletişim kurma çabasıdır. İnsanlarla bana pozisyonum nedeniyle daha rahat açılabilirler çünkü ben de CD'de onlara açılıyorum.
Mesajın bireylerin bağımsızlığını amaçlıyor ve bireylerin kendi gerçekliklerini yaratması gereğinden bahsediyor. Ama onlar yine de tek olmak yerine seni bir din gibi kopyalıyorlar.
İnsanların bir şeylerden ilham almaları, kendi güçlerini dışa vurmak için bir yerlerden güç almaları gerekir. Benim de idollerim var ve onları karıştırıyorum.
Hiç hayatın seni daha az asi fikirlerle ve daha az akılla donatmış olmasını böylece de daha normal, sakin, uyuşuk bir hayat yürütebiliyor olmayı istediğin oluyor mu?
Hayır, olduğum şeyden pişmanlık duyduğumu zannetmiyorum. Kendim olmanın zevkini çıkartabileceğim ve yüzleşmem gereken acıyı unutturacak bir yol olarak sanatı buldum.
Sence her deneyimin ilacı olan bir şey varmış. Hayatının bu döneminin etkisini azaltan şey ne? L.A.'de gezinmek yerine burada oturup röportaj vermek zorunda olman mı?
Her şey büyük bir resmin parçasıdır, dolayısıyla röportajlarla bir derdim yok. Bunu kitapta yazmış mıydım? Hmmm, bu ara kendimi tatmin olamamış hissediyorum.
Doğal yükselmelerle uyuşturucudan yediğin tekmenin acısını dindirdiğini düşünüyor musun?
Geçmişte uyuşturucular bir boşluğu doldurmaya, arkasına saklanmaya veya duygulardan kaçmaya yarıyor gibiydi. Albümde uyuşturuculardan "Mekanik hayvanlar" haline gelmemizin sebebi olarak bahsediyorum. Bu şekilde uyuştuk. Şu anda ise uyuşturucuların sadece ilham kaynağı olduğu bir yere kaçabiliyorum.
Geri: Marilyn Manson'la Roportaj
paylasıın içn sagoll tılsım
kaulitz-_-girl- Yeni Üye
- Mesaj Sayısı : 85
Yaş : 32
Kayıt tarihi : 24/07/07
Similar topics
» MM- Roportaj (Spin Dergisi)
» MM Roportaj (Rolling Stone Dergisi)
» Marilyn Manson - Eat Me Drink Me
» Marilyn Manson 2 Video
» Wes Borland Marilyn Manson'da !
» MM Roportaj (Rolling Stone Dergisi)
» Marilyn Manson - Eat Me Drink Me
» Marilyn Manson 2 Video
» Wes Borland Marilyn Manson'da !
:: Marilyn Manson :: Röportaj
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz